1 Eylül 2007 Cumartesi

Yeni yıla girerken göçmenler ilgi odağı

08/01/2007

İtalya'daki göçmenler 2007 yılına iktisadi, yasal ve geleneksel açıdan ilginç olaylara tanıklık ederek girdi.
Öncelikle Torino kentinde Kızıl Haç merkez bürosu işgal edildi. KBM(kısa süreli barınma merkezi) adlı yasa dışı göçmenlerin toplandıkları merkezlerin ulusal bazda işletmesini elinde tutan Kızıl Haç Askeri Birimi tepkilerin odağı halen. 8 “itaatsiz” tarafından işgal edilen Torino merkez bürosuna zorla giren polis 3 saatlik işgali sona erdirdi. Eylem sonrası kentte el ilanı ve imza toplama kampanyası başlatan eylemciler Kızıl Haç'ı, KBMler'i işletmekten vazgeçmeye çağırıyorlar. Başta Emergency, Sınır Tanımayan Hekimler ve Amnesty International olmak üzere birçok sivil toplum örgütünce özel hapishane olarak nitelendirilen bu merkezlerin varlığı ve yaşam koşulları tepki unsuru.
Aralık ayının ilk günleri Torino'da bu manzaralara tanıklık ederken son günleri ise hızla gelen haberlerle ısındı.
Genova kentinde şiddete maruz kalan ve ardından tecavüz edilen Fas'lı kadın göçmen tedavi edildiği hastahaneden taburcu edilirken yasa dışı olduğu ve sınır dışına gitmesi için verilen elindeki davetiyenin süresinin bitmiş olmasından dolayı ilk Alitalia uçağı ile Kasablanka'ya gönderildi. Bilindiği üzere İtalyan göçmenlik mevcut yasası gereği yasa dışı bir göçmen sağlık, iş vb. gibi çeşitli olağan sebeplerle İtalya'ya bağlı olsa da sınır dışı edilmek zorunda.
Öte yandan müslüman göçmenlerin Milano'da kaçak satım ve kesim ile gerçekleştirdikleri kurban bayramı toplu cinaayeti de ekranlara şok şekilde yansıdı. Ayrılıkçı ırkçı parti Lega Nord(kuzey ligi)'un yayın organı TelePadania'nın gizli kamera çekimleri sayesinde elde ettiği görüntüler gündeme yerleşti. Milano ilinin sınırıları dışına yakın boş bir arazide izinsiz hayvan satışı gerçekleştiren göçmenler kesimi, dağıtımı, et satımını ve hatta pişirmeyi bile pislik içinde gerçekleştirince sağlık kuruluşları, yerel yönetim ve hayvan haklarını koruma dernekleri tepkileri müslüman göçmenlere yöneltti. Haklı tepkiler ne yazık ki ırkçı siyasete malzeme oldu. Uyum ve birlikte yaşama kavramlarındaki kargaşadan yararlanan ırkçı siyaset göçmenlerin müslüman olmasını adetlere ve etnik yapıya saldırı yapmak için malzeme etti ve 1 gün boyunca görüntüler ve haber sesli ve görüntülü ırkçı propaganda yayın organlarında yer aldı.
Son olarak yeni yılın ilk günlerinde İç İşleri Bakanı Amato'nun aldığı karar ırkçı kesimleri tekrar anti propaganda yapmaya teşvik etti. Italya'da bulunan cami ve mescitlerin yurt dışından finansman edinmesini yanlış bulan bakan tüm islami ibadet merkezlerinin finansmanlarının denetim altına alınacağını açıkladı.
İtalya'da yeni yılda da uyum ve birlikte yaşama konularında gerek göçmenler gerekse de merkez-sol hükümet kargaşa yaşarken göçmenlik yasası, KBMler ve ırkçı siyaset mevcudiyetini koruyor.

Hiç yorum yok: